Hakikat Arayışı

acemi bir seyyahın notları

Esmaü'l Hüsna

Ölüm, tesbih ve esma

Hicr suresinin son iki ayetinde (15:98-99) ölüm (yakîn) gelinceye kadar Rabbimize tesbih, hamd ve secde edenler olarak kulluk etmemiz emredilir. Namaz başta olmak üzere ibadetlerimizde ve ayrıca hayatımızın günlük akışında bu vazifeleri yerine getirebilmemiz için çok çeşitli imkânlarımız olur. Hayatımızın…

Duanın makbuliyet sütunları

Dua en başta insanın bir varoluş ihtiyacıdır. İnsanın yaratıcısıyla kalbi, dili ve fiiliyle her bir muhatabiyetinin özü duaya dayanır. Bununla birlikte bireysel ya da kolektif acizliklerimizi ve ihtiyaçlarımızı fark ettiğimiz anlarda daha içten ve daha fazla dua etme ihtiyacı hissederiz….

Duyarsızlık vs. dua

İnsan olmak aslında çok duyarlı bir varlık olmak demektir. İnsana bütün âlemlere ve onlardaki faaliyetlere, hakikatlere, manalara duyarlı duygular ihsan edilmiştir. Her bir duygu ise farklı bir âlemin anahtarıdır. Bu anahtarlar ile âlemler açıldıkça insan küçük bir âleme (âlem-i asgar)…

Son Yazılar

Oruç aynasında Esma-i Hüsna tecellileri…

Oruç, bir uructur, yükseliştir. Oruç, yerçekimine direnmek ve gökçekiminin cazibesine kapılmaktır. Nefsanî arzuları terk etmek, ilahi tecellilere ayna olmaktır. Oruç insanî bir aynadır. Allah’ın Esma-i Hüsna’sının en güzel ve en mükemmel yansımaları oruç aynasında görülür. İnsan açlığını hissettiği oranda minnettar…

Aklanma gecesi

Üç Aylardan Şaban ayının on beşinci gecesi Berat gecesidir. Allah’ın affı ve bağışlaması ile günah yükünden kurtuluşun ümit edilmesi sebebiyle bu geceye Berat gecesi denir. Berat, Arapça berâet (el-berâ’e) kelimesinin dilimizdeki yaygın kullanılan şeklidir. Berâet ise “İki şey arasında ilişki…

Ölüm varlıktır

Varlığı maddi âlemle sınırlayanların nazarında ölüm yokluk zannedilir. Varlığa bakış değiştiğinde ölüme bakış da değişir. Varlık yalnız madde değildir. Maddi âlem, insanın sınırlı algılarının ötesindeki gayp âlemleri üzerinde nakışlı bir perde gibidir. Bu sebeple ölüm yokluk değildir. Belki gayp âlemlerinde…

Kur’an medeniyetinin temelleri

Medeniyet, şehirliliktir. Belki de tek kelimeyle insanlıktır. Bir toplumun ahlak, hukuk, ilim, sanat, sosyal hayat, ekonomi, siyaset, teknik bakımından insaniyete yaraşır bir yaşayış içinde olmasıdır. Bediüzzaman’ın tabiriyle medeniyet “şimendifer-i kemalat”tır.[1] İlmi, ahlaki, hukuki, siyasi, teknik her türlü kemalat vagonunu çeken…

Ahirzaman insanı

Ahirzaman ki, bir düello meydanı; imanı, ahlakı yaralayan. Bir keskinnişancı gibi gizlenmiş ahirzaman şeytanı. Silahında kebair kurşunları; masum kalbe kilitlenmiş. En küçük bir gaflet ânı için bu sessiz bekleyiş. Çelikyeleği takva olmayanın vay hâline. *** Bir kadın ki; siper olmuş…

En zararlı doğru söz

Doğru sözden zarar gelir mi? Evet, bazı doğru sözler vardır ki, çok zarar vericidir. Hâlis olmayan, damarına basan, tepkiye yol açan bir söz -doğru da olsa- zararlıdır. Bediüzzaman’ın yüz yıl önce söylediği gibi: “Her söylediğin doğru olmalı; fakat her doğruyu…