GÖKLERDEN ŞEFKATLE indi rahmet damlaları, güneş ışınlarına kardeşlik ederek. İltifat numunesi hususi damlalardan nasibi olanların gözleri semaya çevrildi. Çorak kalpler ise farkında bile değildi rahmetin.
Kategori: Kı[s]sa Kı[s]sa
Susuyorum
Kederimi yalnız ve yalnız Sana sundum… Bir bir defnettim sırrımın mahzenine… Çatlasa da kalbim ve dudaklarım… Su…su…yorum… İftarsız bir ramazanda… Oruçluyum…
Gıybet bozan oruç
İçi içine sığmıyordu… Mutlaka birine anlatmalıydı. Anlatmasa sanki patlayacak gibiydi. Sakla, sakla nereye kadardı… Oysa insana sır duygusu verilmişti. Sırrı, bazen kıymetli mücevherlerin mahzeniydi, bazense
9.05
Put kesildi ruhlar… Esrarlı bir uğultunun esir aldığı şehirse kaskatıydı. Bu nasıl bir sihirdi ki her şeyi ânında dondurmuştu. Zemherire direnen bir hayat kıvılcımı da
güldür namaz
mest edici ezelî güzelliğin gölgesine bugün, bir gül takdim edemeyen mağrur; göz kamaştırıcı sermedî güneşi gördüğünde yarın, bin gül takdim etse affedilir mi?
Bitkiler oruç tutmaz
Orucu yüzünü nurlandırmış mübarek bir dede “bitkiler oruç tutmaz” diye mırıldanarak sevgiyle çiçeklerini suluyordu. Sigarasını gizlemeye çalışan mahcub bir gencin gönlünü çok derinlerden sarstığını, belki de