GEÇEN HAFTALARDA merakla, dikkatle ve keyifle Sadık Yalsızuçanlar’ın kaleme aldığı Kuran’dan Hikâyeler[1] isimli kitabı okudum. Kur’an’da bahsi geçen peygamber kıssalarının, kıssaların ruhuna uygun bir belagat
Kategori: Risale-i Nur
İstidraç tokatları ya da nimetlerle tokatlanmak
NEFSİMİZİN ALDANDIĞI yönlerden biri de bize verilen her nimetin kendi yeteneğimiz ve faziletimizden kaynaklandığını zannetmesidir. Oysa bu dünya ödül diyarı olmadığından nimetlerin birer imtihan vesilesi
Bir seyyahın kâinat tasavvuru: Ayet’ül Kübra
İNSAN KİMDİR? Ben kimim? Çok aşina olduğumuz lakin ya çok basite aldığımız ya da tatmin edici cevap bulmakta aciz kaldığımız –hayat boyu yeniden yeniye tekrar
Hiçbir şey vera gibi olamaz
ALLAH’I TANIMAK ve sevmek itaati gerektirir. İtaat ise O’nun emirlerini yapmak ve yasaklarını da terk etme sorumluluğuyla gerçekleşir. Bu sorumluluğun (ef’al-i mükellefinin) bir kanadında farz,
Uhrevi adamın Samediyet ayinedarlığı
AYNI KÜREDE yaşıyoruz ancak farklı dünyaların insanlarıyız. Ekseriyetle birbirinden çok da farklı olmayan hayatlarımız var ancak hayata yüklediğimiz anlamlar arasında nice çeşitlilik mevcut. Aynı Ramazan
Risale-i Nur’un İki “Odak Kelime”si: Mana-yı İsmî ve Mana-yı Harfî
Two “Focus Words” of Risale-i Nur: Self Original Meaning and Meaning Indicating the Author Köprü • Sayı: 141 • Eylül-Ekim-Kasım-Aralık 2018 • ISSN: 1300-7785 •